Makamsız Şarkılarda Kayboldum
Makamsız Şarkılarda Kayboldum
Makamsız Şarkılarda Kayboldum
Makamsız şarkılarda kayboldum
Şeceremi çentiklerken kara şeytan.
Yoğruldum demli öfkesinde yalnızlığın:
Çözüldüm, karıştım ve dolaştım.
İstikbali olmayan dünlerde boğuldum:
Esaretinde aşkın ve tınısı nasıl nasıl derin.
*****
Hicap yüklü coğrafyalarda,
Kargacık burgacık adamlar çömeldi başucuma:
Seyreldim biteviye günden gece.
İstimlâk ettiler ruhumu,
Donattılar efkârımı ve bitimsiz tereddütleri
Hak gördüler ve neden sonra çok sonra
Uyandım öbek öbek ölülerin göbeğinde.
*****
Kırıktı zaman, soy kırıma uğramış insan ırkı,
Dondum kaldım çölün ortasında
Karlar yağdı temmuz sıcağında
Karanlığa hibeli ruhum tutuklandı ansızın
Kıdemli yalnızlığımı tam sindirmiştim ki
Kör oldu gözlerim aykırı vücutların yobazlığında
Sırra kadem bastı Tanrı:
Son bildiğim bir yok oluştu,
Öylece kala kaldığım altı üstü bir izbe.
******
Kütük yüklü bağnazlıkların gölgesinde
Belki de aşkın yüzü suyu hürmetine,
Sustum ve konuştum;
Öldüm ve defalarca can buldum.
Zimmetliydi evren, tedirgindi insan.
Çöreklendi haşmetli gölgeler bağrıma
Yine de taş bastım bağrıma
Bağırmaksa düşen payıma,
Kan kustum kızılcık şurubu içtimse de
Yol vermediler pervasızca,
Tutuklu kaldığım hangi pervasızın kalbiydi de
Soldum günden güne.
******
Ey aşk, demek beyhude be yalnızlık,
Sorsan keşke nedir bu sitem bu öfke.
Boş ver sen beni,
Elbet bakarım zamanla başımın çaresine.