“Çare Siz misiniz – Çaresiz misiniz”

Cemalettin Dinçer kimdir?1952 yılında Geyve’nin Bağlarbaşı köyünde doğan Dinçer, Dicle Öğretmen Okulu’nu bitirdikten sonra, Ankara Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri, Eğitim Yönetimi, Ekonomisi, Teftişi ve Planlaması Bölümü’nden mezun oldu. Sırasıyla; Ağrı, Taşlıçay, Tanyolu Köyü; Sakarya-Karasu Adatepe Köyü; Sakarya-Geyve, Eşme Köyü İlkokulu olmak üzere 20 yıl öğretmenlik ve idarecilik yaptı. Kütahya’da 5 yıl ve Sakarya’da 12 yıl olmak üzere 17 yıldır ‘Eğitim Müfettişi’ olarak görev yaptıktan sonra emekli olan Dinçer aynıı zamanda Milliyetçi Hareket Partisi Geyve ilçe başkan yardımcılığı görevini sürdürmektedir.

    “Çare Siz misiniz – Çaresiz misiniz”
    Cemalettin DİNÇER | 01 Mart 2013 | YAZARLAR

    ÇARE SİZ MİSİNİZ- ÇARESİZ MİSİNİZ

    cemalettin-dinçerAlıyorum elime kalemi, yaz başımıza geleni, diyorum. Fakat nafile… Eller kalem tutmuyor. Dimağ durmuş.

    Gecenin saat 03.00’ü… Yat uyu. Mümkünatı yok… Gecenin ayazında atıyorum kendimi dışarı. Yıldızlarla paylaşıyorum derdimi. Ara sıra göz kırpıyorlar, sanki alay edercesine… “Sana ne, sana mı kaldı memleketinin sorunları?

    “Bak, ne güzel uyuyorlar mışıl mışıl…

    “Git yatağına, zıbar.”

    “Sen mi çözeceksin sorumsuzların sorunlarını???”

     

    “Bak, ne güzel nutuklar atıyor liderlerin. Hem onlar kadar iyi mi bileceksin memleket ahvalini?

     

    Eyyy Kutup Yıldızı!!! Yön gösterirdin yönünü kaybetmişlere. Ne oldu sen de mi şaşırdın yönünü yoksa? Peki,bu yönünü kaybetmişlere kim yol gösterecek?

    1919’ da doğan, yönümüzü, yolumuzu gösteren Kutup Yıldızımız da yok. Işığının yansımaları duruyor ama, onun önünü de kararttılar, kaybettik yolumuzu.

    O’nun yerine kılavuz ABD kargası var artık. Sayesinde burnumuz b.ktan çıkmaz oldu. Düştüğümüz lağım çukurları güzel kokmaya başladı.

    Bir hikaye vardır hani; hanım kızımız kir pas içindeki eve gelin gider, aradan günler geçer, kaynanayla dırdırlar başlar. “A kaynana, kokar evinizi kokmaz ettim. Mis gibi oldu ortalık!” der. Halbuki değişen hiçbir şey yoktur. Daha da kirlenmiş olsa evleri, gelin hanım alışmıştır ortama.

    Bizler de gelin hanım misali, içine düştüğümüz lağım çukuru dahi, artık güzel kokmaya başladı birçoğumuza.

    Kokuya alışamayanlar çukurdan çıkmaya çalışsalar da, dayandıkları değneğin her iki ucu da b.klanmış, tutulacak yeri kalmamıştır.

    Kılavuzumuz Karga’nın uzantısı olan Vampir’den direktifler almaya başladık. Şu anki hükümeti ayakta tutan O’ymuş. Başbakan’ın tutuklanmasını önlemiş.

     

    Öcalan: “Hepimiz özgür olacağız.”

    Sırrı: “Sizin konumunuz ne olacak?”

    Öcalan: (Gülerek) Ne ev hapsi, ne de af bunlara gerek kalmayacak. Herkes, hepimiz özgür olacağız. Şunu bilin ki bu hamlem komployu boşa çıkaracaktır. Ben komployu aşıyorum. Başarılı olursam, Ne KCK tutuklusu kalır ne başkası. Bu olmazsa 50 bin kişiyle halk savaşı olacak. Ölen ölecek, ben karışmıyorum. Yalnız, herkes bilmeli ki, ‘Ne eskisi gibi yaşayacağız, ne de eskisi gibi savaşacağız’. Kendime güveniyorum.”

     

    Ağırıma gidiyor böyle yaşamak. İşte bu yüzden uyuyamıyorum.

    Ya sizler?

    Sayın liderlerimiz, vekillerimiz, peki ya sizler???

     

    Bu kadar da olmaz diyorum. İnanmak istemiyorum. Fakat, olanlar olacakların belirtisi değil mi? Görüşülmesine bile hazmedemiyorum.

     

    Çıkıp nutuk atmalarla, beyanat vermekle olmuyor liderlerimiz.

    Çare siz misiniz?

    Eğer, çare sizseniz?

    Dur deyin bu gidişata!!!

     

    Çaresiz misiniz?

    Yok, çaresizseniz eğer, çare biziz.

    Sizleri nasıl oraya bizler gönderdiysek. Oradan almasını da biliriz, tekrar göndermesini de…

    Sinemiz, vatansever vekillerimize açık duruyor. Dönün sine-i millete, basalım bağrımıza.

     

    Eğer dönmezseniz, hepiniz ihanete ortaksınız. İhanette ise asla affımız yoktur.

    Hem vicdanlarda ve hem de adli hukukta yargılanırsınız.

    O vicdan yaralarının kanlarında boğulursunuz.

     

    Hz. Ali’nin şu vecizesini tereddütsüz yerine getirir bu Millet: “Şahsınıza yapılan kötülüğü affedin, milletinize yapılanı affetmeyin.” İşte o zaman vay halinize!!!

    Ey Yüce Türk Milleti, ne uyuyorsunuz!!! Kalkın artık ter kokulu yataklarınızdan, daha dün evlatlarımızın kanı

    na giren vampirler, bizi kendilerine köle yapmak istiyor, onlara fırsat vermeyelim.

    “Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!”

    NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE!!!

    NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYEBİLENE!!!

    Yayınlama: 01.03.2013
    Düzenleme: 04.03.2013 15:17
    482
    A+
    A-
    Bir Yorum Yazın

    Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

    Henüz yorum yapılmamış.